26. Ankara Uluslararası Film Festivali, Kültür
ve Turizm Bakanlığı’nın desteği ve Halkbank ana sponsorluğunda 23 Nisan – 3
Mayıs tarihleri arasında düzenleniyor.
Festival kapsamında dünya sinemasından birçok başarılı örneğin de Türkiye
Galası gerçekleştirilecek.
Türkiye’de ilk defa Ankaralı sinemaseverlerle
buluşacak filmler arasında, yönetmen ve oyuncularının da katılımı gerçekleşecek
olanlar gala heyecanına heyecan katacak. Bunlar arasında yer alan ve Türkiye
Galasına başrol oyuncusu Teodor Corban’ın
da katılacağı Aferim!, yönetmeni Radu Jude’a 65. Berlinale’de En İyi
Yönetmen dalında Gümüş Ayı ödülü kazandırmıştı. Radu Jude önceki iki filminde de (The Happiest Girl in the World, Everybody in our Family)
kullandığı "gaddarlık" temasını bu kez de 19. yüzyıl Romanya’sının
farklı toplumsal sınıfları üzerinden işliyor. Karakterlerin yolculuğu boyunca
çingene kölelerin, toprak ağalarının Romanya’sında sınırlara sığmayışın ve
şiddetin izlerini biz de günümüzde sürüyoruz.
20. Türkiye-Almanya Film Festivali’nde, İnsan
Hakları ve Demokrasi adına Mahmut Tali Öngören Ödülü’nü kazanan ve Kino 2015 seçkisi kapsamında Türkiye
Galası gerçekleştirilecek olan Genciz. Güçlüyüz. (Wir sind jung. Wir sind
stark.) filminin yönetmeni Burhan
Qurbani’ni de Ankaralı sinemaseverlerle buluşacak. Yönetmenin,
kültürel çatışmalara odaklandığı bir başka filmi Şehadet (Shahada), 2010 Berlinale’de Altın Ayı adayları arasında
yer almıştı. Genciz. Güçlüyüz. adlı
bu yeni filminde ise Qurbani, 1992
Ağustos’unda Almanya’nın Rostock kentinde Vietnamlı göçmenlere karşı gelişen
pogrom girişimini, olayların farklı noktalarında duran üç farklı karakter
aracılığıyla anlatıyor.
Türkiye
Galası gerçekleşecek olan bir diğer film, Dünya
Festivallerinden seçkisinde yer alan Yük
(Petting Zoo). Yönetmeni Micah Magee
ve başrolünde yer alan genç oyuncu Devon
Keller’ın da gala kapsamında seyircilerle buluşacağı film, kazandığı bursla
birlikte daha da güçlenen üniversite hayali, aldığı kürtaj kararına karşı duran
ailesinin etkisiyle suya düşen Layla’nın hikayesini anlatıyor. Pek çok ödüllü
kısa filmin yazarı, yapımcısı ve yönetmeni olan Micah Magee, bu ilk uzun kurmaca filmiyle 2015 Berlinale’de En İyi
İlk Film Ödülü’ne aday olmayı başardı. Ayrıca Magee, gelenekselleşen FESTİLAB kapsamında “Buluntu Hikaye Anlatımı: Evrensel hikayeleri
kısıtlı bütçe ile filme çekmek” adlı atölyesiyle, “bağımsız film
yapımcısı ve yazar olarak değerlerimiz nelerdir?”, “kısıtlı kaynaklarımızı
evrensel hikayeler anlatabilmek için en iyi nasıl değerlendirebiliriz?” gibi
soruların cevabını arayacak.
Maya
yerlisi küçük bir kızın hikayesine tanık olmamızı sağlayan ve 2015 Berlinale’de
En İyi Film dalında Kristal Ayı’ya aday olan Dünyanın En Büyük Evi (La Casa Más Grande del Mundo, yön: Ana V. Bojorquez, Lucia Carreras);
dışarıdan gelen yabancıya karşı gelişen güvensizlik hissinin izini, 19. yüzyıl
sonlarında karla kaplanmış Alplerin küçük bir köyünde sürmemizi sağlayan ve
katıldığı birçok festivalden 30’a yakın ödülle dönmüş olan Karanlık Vadi (Das Finstere Tal, yön: Andreas Prochaska);
İkinci Dünya Savaşı görüntüleri eşliğinde Alfred Hitchcock ile Sidney
Bernstein’ın Nazi konsantrasyon kamplarıyla ilgili belgesel çalışmasının izini
süren Karanlık Basacak (Night Will Fall, yön: André Singer); Kızıl Ordu Fraksiyonu (RAF)
üyelerinin çektiği film ve katıldığı televizyon programlarının görüntüleri
eşliğinde tarihe yeniden bakmaya çağıran Bir Alman Gençliği (Une Jeunesse
Allemande, yön: Jean-Gabriel
Périot);Balkanların müzikle harmanlanan ruhunu filme alınan Guça
Trompet Festivali ile yansıtan Rock the
Trumpet (yön: Sali Saliji) ve
Canlı Rüyalar seçkisinde de yer alacak Kurtçuk
Besleyen (The Maggot Feeder) filminin çekim sürecini anlatan “Kurtçuk Besleyenin Yolculuğu” (Journey to
the Maggot Feeder, yön: Liivo
Niglas, Priit Tender), 26. Ankara
Uluslararası Film Festivali kapsamında Türkiye Galası gerçekleşecek diğer
filmler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlarınız onaylandıktan sonra yayınlanacaktır.